Tabii Afet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Doğal Yıkım, Felaket
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mevzu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahis, Konu, Laf, Sadet
Bulunmayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıfır
Diyapozitif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saydam
Kitaplık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
Kararlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahminen, Tahminî, Takribî
Kadimî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
Alçaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zül, Denaet, Pespayelik, Alçakça Davranış, Habaset, Şenaat
Testere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıçkı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın Su, Baskın, Yığın
Aksama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıza
Mesele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş, Maslahat, Problem, Sıkıntı, Sorun, Konu, Güç İş
Nevroloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinirbilim
Sömestri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarıyıl, Dönem
Barbar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel, Uygarlaşmamış, Kaba, Kırıcı, Acımasız
Bihakkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten
Uyuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gicişme, Kaşınma, Kotur
Edibane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazik
Külli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genel; Tümel
Avadanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demirbaş
Karşılaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salıştırmak, Kıyaslamak, Mukayese Etmek
Muhatap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemsohbet, Aytanan, Aytanç
Açı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yön, Görüş, Zaviye, Bucak
Aktarım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakil
Fiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mim, Çengel, Makbuz
Toplanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak, Üşüşmek, Yığılmak
Örek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duvar, Yapı, Bina
Değmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olgun
Nefis İzzeti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzzetinefis
Orun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Mesnet, Mevki, Mansıp
Hüccet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahse Girmek
Dingil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Eksen, Mihver, Ok, Salak, Mil, Aks
Afsuncu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyücü
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.