Ezmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yassıltmak, Hırpalamak, Parçalamak, Çiğnemek, Çommak, Dövmek, Harcamak, Kahretmek, Kısmak, Öğütmek, Yenmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Güvence Akçesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depozit, Depozito
Ulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirmek, Eklemek, İlave Etmek, Katmak
Acınma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessüf
Çala Çukur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şarampol
Yalnızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahşet, Kimsesizlik, Issızlık
Frame kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve
Maharet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Beceri, Beceriklilik, Ustalık, El Uzluğu, Uzluk
Şişmanlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kökelmek, Semirmek, Toplanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tir Tir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zangır Zangır
Sürtünmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürünmek
Güzaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Anlamsız, Beyhude
Abdesthane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayakyolu, Tuvalet
Yüz Sathı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Ölçümü
Pimpirik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Harap, Virane
Meram kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Gaye, İstek, Maksat, Erek, İstem
Tutsaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esaret
Sabit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durağan, Durgun, Kesin, Oturaklı, Tutarlı, Tanıtlanmış
Orta Tedrisat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaöğretim
Toreador kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğa Güreşçisi
Fare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıçan
Zat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz, Kişi, Kimse, Adam, Kendi, Nesne, Şahıs, Şey
Saçan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Naşir
İzhar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Göstermek
Tezgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piştahta, Tersane
Zorluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlük, Sıkıntı, Külfet, Müşkül, Zahmet, Zorunluluk, Istırar
Alkamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerlemek, Ululamak
Derdest Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek, Yakalamak
Burmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırmak, Döndürmek, Çevirmek, Bükmek Enemek, Hadım Etmek, İğdiş Etmek
Elastikiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esneklik
Pat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yassı, Basık
Soylu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asil, Asaletli, Kerim, Necip, Kişizade, Asıllı, Kibar
Köndelen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlama
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.