Zabıt kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tutanak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Huzursuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Gergin, Karmakarışık, Rahatsız, Tedirgin
Veli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evliya, Ermiş, Mukaddes, Pak, Sorumlu, Eren
Maskaralık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soytarılık
Kovcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz
Tezayüt Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
Rekzetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikmek, Kurmak, Saplamak
Mutsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedbaht, Zavallı
Ötleğen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalı Bülbülü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ana Yurt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana Vatan
Töre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Gelenek, Ahlak
Aldırışsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtsız, Aldırmaz, Lakayt
Yaver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı, Emir subayı
Seks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cinsiyet
Sair kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Öteki, Öbür
Çırpmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Çarpmak, Dövmek
Önsezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygu, İçe Doğma, Hissikablelvuku
Mutaassıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Yobaz
Göl Ayağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak
Buruşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinmek
Üstüne Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklemek
Kaideli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurallı
Fakirlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Zaruret
Cangıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşa
Cıvıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cıvık Olmak
Tesviye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Düzleme
Felaket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Bela, Afet, Kaza, Ateş
Muhatap Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaşmak
Bağnazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taassup, Geri Kafalılık
Teessür Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımak
Konkasör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşkıran
Hiyerarşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Derece Düzeni, Koram
Paspas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayaksilen, Silecek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.