Ötleğen kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çalı Bülbülü
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Diretme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnat
Çalkantılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
Hüviyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimlik, Şahsiyet
Terazi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartı, Vezne
Hüküm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egemenlik, Etki, Hız, Karar, Önem, Şiddet, Yargı
İşare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İma, Telmih
Ebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mamacı, Nine
Kanunlar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Egzersiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıştırma, Meşk, İdman
Münfesih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
Otomobil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araba
Esenlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık, Sıhhat, Selam Et, Afiyet
İmik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Gırtlak, Bıngıldak
Delilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cinnet
Acımasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cani, Cellat, Gaddar, Gâvur, Kalpsiz, Katı, Merhametsiz, Rahimsiz
Fidan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikme Fidye
Oyçokluğuyla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekseriyetle
Surat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre, Sima, Somurtkanlık
Depresyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çöküntü, Bunalım, Ruhsal Çöküntü
Dakika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı An, Zaman
Kakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtmek, Vurmak, Batırmak
Efkârlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzülmek, Tasalanmak, Kaygılanmak
Yeleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havai, Gayriciddi
Aperitif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açar
Zararlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokuncalı, Muzır, Tahripkâr, Kötü, Muzır, Olumsuz, Pis
Çak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
Ağırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ağırbaşlılık, Salmak, Baskı, Etki, Kalın, Külfet, Rehavet, Sorumluluk, Takı, Tartı, Yük
İstibdat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı, Zorbalık, Sınırsız Monarii, Despotluk, Keyfe Bağlı Yönetim
Heba Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşa Gitmek
Elifine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tastamam
Mahdutlaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısıtlamak, Sınırlamak
Tatlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tat
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.