Mutaassıp kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bağnaz, Yobaz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Elan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daha, Hâlâ, Henüz, Şimdi, Şimdiki Durumda, Şu Anda, Daha
Pelteleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşamak
İkram kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlama, Sunma; İndirim
Methetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övmek
Tümör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ur, Vejetasyon, Bağa, Neoplazma
İçinde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarfında
Şirretlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik
Montaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurma, Kurgu, Takıştırma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Bunalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Nefesi Daralmak, Daralmak, Sıkılmak
Zehle Döken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İllet
Sırtık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pişkin
Çerçeve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervaz, Kenarlık
Ajan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Casus, Çaşıt, Temsilci
Sakinleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinmek, Durulmak, Rahatlamak, Yatışmak
Bereketli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Verimli, Gür, Mübarek, Verimli
Poyra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göbek
Çalkanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak
İşlenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mamul
Tonbalığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orkinos
Aklen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akılca
Yaratık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahluk, Canlı
Akdarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cin Darısı, Cin Mısırı, Darı
Gök Kubbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök
Tıpkı Tıpkısına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıpatıp
Pens kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pense
Derinden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten
Talebelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğrencilik
Mahalle Muhtarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar
Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Bayılmak, Çevirmek, Dayamak, Görmek, Harcamak, Hasretmek, İletmek, Katmak, Lütfetmek, Ödemek, Satmak, Serpmek, Tespit Etmek, Uzatmak
Flama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sancak, Alev
Kellesinden Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Hazan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Sonbahar
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.