Yelken kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yelkenli
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mücadele Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak, Güreşmek, Savaşmak, Uğraşmak
Enik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Küçük
Frikik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serbest Vuruş
Müdahale Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek, Karışmak
Katlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bükmek
Kudret Hamamı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ilıca
Soylu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asil, Asaletli, Kerim, Necip, Kişizade, Asıllı, Kibar
Garabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elginlik, Tuhaflık, Yabansılık, Gariplik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kerevet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seki, Sedir
Tezvirat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böhtan, İftira
Hande kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülme, Gülüş
Lâkayt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldırışsız, İlgisiz, Aldırmaz, Umursamaz, Kayıtsız
Oğul Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Melisa, Kovan Otu
Yılgı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Dehşet
Angıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanat
Varyemez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eli Sıkı, Cimri, Pinti
Yağlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Büyük Mendil
Nümayiş Ettirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergilemek
Sevişmezlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zıddiyet
Aval Aval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal Aptal
Büğet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bent, Akarsu Birikintisi, Gölcük
Racon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiyaka, Gösteriş, Usul, Yol, Yöntem
Âlim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgin, Bilge
Üzülme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessür
Eğreti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Geçici, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Takma, Üstünkörü, Yararsız, Uyumsuz, Yakışmamış
Çekimser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitaraf, Müstenkif
İrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelir
Besbelli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Apaçık, Şüphesiz, Pek Belli, Görünüşe Göre
Menajer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetici
Tefessüh Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çürümek, Kokuşmak
Asırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzyıllık
Şabalıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kestane
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.