Yılgı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Korku, Dehşet
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Meşum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
İhsan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Lütuf, Nimet, İnayet, Bağışlama, Kayra, Atıfet, Bağış, İyilik
Sıvamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küfretmek, Okşamak, Sıvalamak, Sıvazlamak
Hamal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıyıcı, Yükçü
Tezlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabukluk, Frekans
Ilım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçülük, İtidal
Demagogluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demagoji
Bozukluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, Fesat, İllet, Sekte
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Cüretli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervasız, Yürekli
Cennetlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cennetmekân, Günahsız, İyi
Kalbi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Yürekten, Gönülden
Konstellâsyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takımyıldız
İdare Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Kurtarmak, Örtbas Etmek, Yetişmek, Yetmek, Yönetmek
Hafızlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezberlemek
Burağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hortum
Bahse Girmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hüccet Etmek, Mübahase Etmek
Bertaraf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek
Samankapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar
Saçmalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırvalamak
Hoşbaht kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutlu, Mutlu
Ebleh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Alık, Akılsız
Kurtulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşanmak, Geçiştirmek, Halas Olmak, Kaymak, Kopmak
Filoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilim
Yerleşmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
Kılıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süfli
Karasinek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cibin
Tezyin Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süslemek
Zenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siyahî, Kara Derili
Zikir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anma, Söyleme
Günahkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fail, Sanık
Çabucacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Çor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık, Dert; Sığır Vebası
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.