Yalpalamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Irgalanmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Arızalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Dalgalı, Engebeli
Kuluduk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın, Deli
Kağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakan, Han
Şaka Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek
Direngen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnatçı, Anut, Muannit
Engelli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakat
Kesim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Bölge, Bölüm, Endam, Kesit, Kısım, Parça, Pazarlık
Nazlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Naz Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kullanılmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Maksat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Erek, Garaz, Gaye, Hedef, Kasıt, Meram, Niyet, Tasavvur, Yol, İstek
Edevat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aletler, Gereçler, Avadanlık
Donanım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tesisat
Vadetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz Vermek
Stratejik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemli
Dertli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Hasta, Yanık, Yaralı
Höyük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurgan, Tepe
Kılgılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kullanışlı, Uygulamalı, Ameli, Tatbiki, Pratik
Hipodrom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşu Alanı
Tepinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fevir
Arıza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Aksaklık, Aksama, Çaparız, Engebe, Kusur
İstismar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömürme, Yararlanma
Azil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atma, Çıkarma, Bırakma, Görevden Alma
Çepel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Çamur, Kir, Pislik
Alınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncinmek, Gücenmek, Darılmak, İçerlemek, Kırılmak
Casus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ajan, Çaşıt
Tadat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayım, Sayma
Mihnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Üzüntü
Tesis Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurmak
Kısıtlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahdut
Kilitlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapamak, Kenetlemek, Kıfıllamak
İffet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namus, Irz, Şeref
Ziyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Kayıp, Hasar, Hüsran, Zayiat
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.