Ziyan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zarar, Kayıp, Hasar, Hüsran, Zayiat
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İcap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, Lüzum, Zaruret, Gereklik, İster
Tahdidat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlamalar, Kısıntılar
Merak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak
Göl Ayağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak
Müşahede Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek
Tabya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sencer
Müessir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı, Etkili, Sonuçlu; Etken, Etkin
Tevazulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uysal
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Geli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kilo
Hükûmet Merkezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkent
Yaraşırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Liyakat
Şeffaflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saydamlık
İncimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmek, Kırılmak
Kayısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erik
İliştirilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişik
Redüktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İndirgeç
Ahlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Terbiye, Töre, Moral
Yaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Sahil, Kenar, Semt, Taraf, Yakalık
Merhum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahmetli
Kıvançlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek
Huzurevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erinçevi, Kocalar Evi
Bezgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılmış, Bıkkın
Engebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, İniş Yokuş, Kabarık
Peyda Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Çıkmak, Oluşmak, Sadır Olmak
Zift kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katran, Karasakız
Gaile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Dert, Üzüntü, Kaygı, Keder, Yük
Devrimci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkılapçı, İhtilalci
Milliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulusallık, Tabiiyet
Dalalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapkınlık, Azgınlık, Yoldan Sapma, Sapınç, Doğru Yoldan Ayrılma
İnkişaf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kalkınmak
Eşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar, Göze
Kadın Berberi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuaför
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.