Sam kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sıcak Yel
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dağdağa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Sıkıntı, Telaş
Tefrika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazı Dizisi, Bölün
Primat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maymun
Efrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fertler, Bireyler; Erler
Jön kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genç
Bağışlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak İşi, Affetme, Mağfiret, Gufran, Hibe Etme
Zer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Yaldız
Öteleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İntikal
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mıncıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örselemek, Sıkmak, Ellemek
İtaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş Eğme, Söz Dinleme, Boyun Eğme, Buyruğa Uyma
Yansılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taklit Etmek
Yavşak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bit yavrusu, Sirke, Geveze, Yılışık Kimse
Sürüklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Getirmek, İtmek, Sevk Etmek, Sürümek
Koygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı, Dokunaklı
Beşaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müjde, Muştu
Şüphe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Kuşku, Şaibe, Şek, İşkil
Yeminsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antsız
Ortadan Kaldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bertaraf Etmek
Şifre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizim, Kod, İşaret
Saygın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtibarlı, Kuvvetli, Muteber, Hatırlı, Sayılan
Tendürüst kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Sağlam
Kadavra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceset
Ön Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mukaddime
Doğrultmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek, Kazanmak
Neşesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Durgun
Eke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Kart, Yaşlı, Yetişkin, Bilgin, Akıllı, Tecrübeli
Gerdanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyunluk, Gerdanbent
Primitif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
İnce Hastalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verem
Nadir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ender, Seyrek, Az, Az Bulunur, Azrak
Amansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsafsız, Acımasız
İade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geri Verme, Geri Çevirme, Reddetme, Mukabele Etme
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.