Primitif kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İlkel
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Muhafızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koruyuculuk
Lekesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temiz
Tüccar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tecimen, Tacir
Tekrarlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mükerrer
Muhip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seven, Dost
Meftuniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutkunluk
Zühul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Unutma, Yanılma, Atlama, Yanıltı
Bakanlar Kurulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükûmet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Nihai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonuncu, Sonsal
Tekebbür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Gurur, Kurum
İdarei Maslahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluruna Bağlama
İstihlakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
Cingelek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık
Salname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıllık
Sergen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cam Bölme, Dolap, Vitrin, Raf
Sözde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güya, Sanki
Burmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırmak, Döndürmek, Çevirmek, Bükmek Enemek, Hadım Etmek, İğdiş Etmek
Aşırılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçmak
Tike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilim, Lokma, Parça, Cüz
Nasyonel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulusal
Menent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş
Fahiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Çok Fazla, Taşırı
Cep Faresi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
Potansiyel Farkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
Duş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Dökünme
Huysuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Çakal, Geçimsiz, Suratsız, Şirret, Ters, Yaman, Yolagitmez
Becayiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişme, Almaş, Karşılıklı Yer Değiştirme
Konuşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konferans, Laf, Musahabe, Müzakere, Nutuk, Sanat, Sohbet
Binaenaleyh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bundan Dolayı, Dolayısıyla, Buna Göre, Bunun İçin, Bundan Ötürü, Bunun Üzerine
Talep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilek, İstek, İstem
Ebeveyn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anne, Baba, Ata Ana, Valideyn
Zorla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zor, Zoraki
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.