Sürüklemek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Getirmek, İtmek, Sevk Etmek, Sürümek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kıpramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıpırdamak
Cıvıl Cıvıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Kalabalık, Neşeli
Sam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıcak Yel
Gündelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yevmiye
Muhaberat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haberleşmeler, Salıklaşmalar
Gidişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaşınmak
Uyarım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembih
Hezimete Uğratmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çommak, Ezmek, Sindirmek, Yenmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Akbaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyar
Tefekkür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünme, Düşünüş, Düşünce
Müsavat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşitlik, Beraberlik
Yöre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Etraf, Mahal, Muhit, Ön, Taraf, Çevre, Dolay
Düşünce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Endişe, Fikir, Kanaat, Kanı, Kaygı, Mülahaza, Mütalaa, Nabız, Niyet, Rey, Sıkıntı, Tasa, Tasarı, Tasavvur, Karar
Orantılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
Huluskâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, İçten, Şakşakçı
Misal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örnek, Emsal, Numune, Benzer, Eş
Tepesi Üstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepetakla
Fizik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hikmet
Binek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Binilen
İhtiyaten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınarak
Anaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kart, Kurnaz
İşletmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Operatör
Kılavuz Gemisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz
Okullu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci
Sosyolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimsel, Toplumsal
Bağıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görece, İzafi
Mantıksal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mantıklı
Müptelâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Bağımlı, Tutkun, Âşık, Manyak, Meraklı, Vurgun
İktisap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanım, Edinim
Gündüzsefası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahkaha Çiçeği
Merkep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşek, Karakaçan
Döl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Evlat, Nesil, Tohum, Yavru, Zürriyet
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.