Orantılı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Uygun
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Başkaldırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsyan, Ayaklanma, Kalkışma, Başkaldırma, Karşı Gelme, Kozgalan
İlenç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beddua
Garp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batı, Günindi
Panzehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıkıran, Antidot, Tiryak
Tokatlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şapalaklamak
Cenin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dölüt
Tavlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
Prömiyer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açılış, İlk Gösteri, İlk Sunum
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Not kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kayıt, Kıymet
Tutaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutacak
Sentaktik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözdizimsel
Korniş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti Pervaz
Se kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üç
Mensucat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokumacılık, Dokumalar, Tekstil
Kuda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünür
Yâddaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatır
Kaydiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabıka
Belirtken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amblem, Logo
Tensik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
Nispet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, Oran, Bağıntı, İlinti, İnat Olarak
Bünyevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapısal
Serpmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Ekmek, Saçmak, Sepmek, Vermek
İzzet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklük
Söylence kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efsane, Mit
Yosma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genç, Şen, Güzel, Taze, Fettan (Kadın)
Perspektif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakış Açısı, Derinlik, Süreç
Sezgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feraset, His, Tehaddüs
Heybetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu
Tadımlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni
Nakletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Göçürmek, İletmek
Koşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eklemek, İzlemek, Kaçmak, Kovalamak, Yüğürmek, Terfik Etmek
Etkili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Canlı, Dokunaklı, Güçlü, Keskin, Kuvvetli, Müessir, Tesirli, Yanık, Yüksek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.