Meyus kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Karamsar, Üzgün
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Acil Yardım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlk Yardım
Erimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Tükenmek, Yok Olmak
Zıpzıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilye
Angaje Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak
Tamahkârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlülük
Ashap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahipler, Sahabeler
Öncecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnisiyatif
Çakırdoğan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çakır, Toğrul
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Prezantasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtma, Sunma
Akşam Namazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akşam
Krizantem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasımpatı
Sağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esen, Sağlam, Katıksız, Canlı
Tente kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Gölgelik
Trikotaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgücülük
Yalçın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Çıplak, Sarp, Dik, Kaygan
Tasvip Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beğenmek
Onaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Razı Olmak, Rıza Göstermek
Yapılaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak
Dizdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kale Bekçisi
Yer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin
Edat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgeç
Şek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şüphe, Kuşku
Başlangıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önsöz, İlk Bölüm, Giriş, Mukaddime, Baş, Eşik, Menşe
Veznin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Ağırbaşlı, Ciddi, Ilımlı, Oturaklı, Vakur
Gözetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek, Tecessüs Etmek
Artağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli, Artımlı, Bereketli
Yasak Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasaklamak
Mesut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Ongun, Saadetli, Berhudar, Bahtiyar
Tirildemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Titremek
Bencil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egoist, Hodbin, Hodkâm
Bıldır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçen Yıl, Bir Yıl Önce
Kefenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorba
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.