Tirildemek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Titremek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tekevli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Monogam
Cırnaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
Yaklaşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşağı Yukarı, Ortalama, Tahminen, Takribî
Yaramaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapkın, Haylaz, Hınzır, Haşarı
Yatıştırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştıran, Sakinleştiren, Müsekkin, Trankilizan
Mersiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıt, Sagu
Kâtip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sekreter, Yazman
Maksi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzun
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Varmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşmak, Erişmek, Çıkmak, Dayamak, Dayanmak, Evlenmek, Gelmek, Gitmek, İnmek, Kavuşmak, Tutmak, Vasıl Olmak, Yetişmek
Tip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşit, Sima, Sistem, Tür, Örnek, İlgi Çekici, Değişik
Hukuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüze, Hak
Memleketli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemşehri
Agu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zehir
Dudukuşu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Papağan
Reçine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salgı Özdeği, Akındırık, Ağaç Sakızı
Şarbon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakabarcık
Fikir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Görüş, Kuruntu, Rey
Erkete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikiz
Emcek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meme
Şato kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köşk
Bıldır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçen Yıl, Bir Yıl Önce
Yöndemci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haydavcı, Sürücü, Şoför
İhbar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildirme, Duyurma, Haber Verme, Habercilik, Bildirim, Ele Verme
Hun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kan
Cacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğramaç
İz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Bulaşık, Çığır, Delalet, Emare, Eser, Kanıt, Nişan, Yer, İm
Mübahase Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahse Girmek, Tartışmak
Eksport kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışsatım
Adam Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Gelişmek
Denemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Sınamak, Tecrübe Etmek
İradeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstençli
Uzay Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök Taşı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.