Çakırdoğan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çakır, Toğrul
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dızman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişman, İri yarı
Alçalma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Zillet, Zül
Dokunan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapışık
Cenkleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Savaşmak
Hediyelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağanlık
Lezyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranma
Kurumlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mağrur
Devre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönem, Fasıl, Çevrim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tefeyyüz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlerlemek, Yükselmek
Mayalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek
Çalışkanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faaliyet
Kanser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncitmebeni
Şayeste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
Düzeltmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak, Toplamak, Yapmak
El Sürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak
Düşkünlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İptila, Merak, Zaaf, Zül
Manivela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükselteç, Kaldıraç
Mezbele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süprüntülük, Çöplük
Tatmin Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doymak, Rahatlamak
Kuzulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavrulamak
Vazifesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görevsiz
Yontmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Tıraşlamak
Tema kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana Duygu, İzdem, Düşünce, Görüş, Ana Konu
İbret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğreti, Örnek, Acayip, Çirkin, Ders, Kötü
Doldurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkame, İmla
Ulular kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kibar
Âdet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelenek, Töre, Görenek, Alışkı
Razılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcabet
Tevazukâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllü
Kumandan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komutan
Berenarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Oldukça
Rızık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Ruzi, Yiyecek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.