Mahsul kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mamul, Ürün, Verim, Yapıt
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Anatomi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşrih, Gövde Bilimi, Gövde Yapısı, Yapı Bilimi, İnsan
Kadimî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
Realist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekçi
Dermansızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Zafiyet
Difraksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırılım
Fazlalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
Leffetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçine Sokmak, İliştirmek
İlga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lağvetmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dragon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ejderha, Büyük Yılan
Kararlaştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayin
Muhatap Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaşmak
Suflör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fısıltıcı
Gitgide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gittikçe, Giderek
Ruba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giyecek, Giysi
İnfilak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patlama, Bösme
Beletçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İletken, Kondüktör
Pırasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sebze Nevi
Depresyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çöküntü, Bunalım, Ruhsal Çöküntü
Mealen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamca
Hikâyeler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısas
Kükremek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aslan, Bağırmak, Deniz, Şahlanmak, Taşmak
Akrobat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cambaz
Sarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Boğmak, Bürümek, Çekmek, Çevirmek, Dolamak, Hücum Etmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Kuşatmak, Örtmek, Saldırmak, Tutmak
Necabetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asil
İmansızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnançsızlık, Acımasızlık
Daraba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kepenk
Silo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahıl Ambarı, Sarpın
Çelişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtiraz Etmek, Zıt Olmak
Uydurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzme, Asılsız, Blöf, Derme Çatma, Sahte, Uyduruk, Uydurulmuş, Yalan
Bulaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıvamak
Dalakotu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duvar Sedefi
Başıbozuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzensiz, Gelişigüzel
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.