Pırasa kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sebze Nevi
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Boktan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yararsız
Şamil Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapsamak
Hamakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
Çalak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eline Ayağına Çabuk, Atik, Çevik
Garipsemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yadırgamak
Saf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Katışıksız, Bön, Budala, Arı, Aydınlık, Dizi, Doğal, Grup, Halis, Has, Koşun, Masum, Öz, Sıra, Som, Tabii, Katıksız
Uyruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet, Tebaa, Vatandaş
Fiilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eylemce, Gerçekten, Hakikaten
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Lime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tike, Dilim
İrtica kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gericilik, Kaytaklık
Muhmel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadife
Fehmetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Kavramak
Samanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merek
Yapılış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bünye, Kuruluş, Nitelik, Yapı
Hatta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstelik, Bile, Dahi, Velev, Hem
Zararlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokuncalı, Muzır, Tahripkâr, Kötü, Muzır, Olumsuz, Pis
Müessiriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik
Galibiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenme, Yengi, Zafer
Vebal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günah
Hiza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrultu, Cerge, Sıra, Düzlük
Toplam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yekûn, Yekün, Mecmu
Subay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr, Zabit
İkametgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturulan Yer, Konut
Giymek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Kullanmak, Taşımak
Pompalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körüklemek
Devinim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareket, Aksiyon
Serpinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çisenti, Damlacıklar
Adsorpsiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüze Soğurma
Şaşalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mat Kalmak, Şaşmak
Terminolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terimbilimsel
Günahkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fail, Sanık
Mükemmellik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tam
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.