Kurup Takma kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Montaj
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Temenni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dileme, Dilek
Müddetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreli
Kavramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Sıkıca Tutmak, Derk Etmek, Görmek, İhata Etmek, Okumak, Tutmak
Tükenmez Kalem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmez
Zeyreklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zekâ
Hidrofor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Subasar
Yeke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kocaman, Vekil
Olgu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vaka, Vakıa
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yakınsak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütekarip
Alplık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahramanlık
Parfüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel Koku
Kalbi Kırık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün
Bekinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Israr Etmek, İnat Etmek, Direnmek
Antitez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Sav
Yırtıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahir, Vahşi, Müfteris
Kirmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğ
Tesahup Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benimsemek
Hezeyan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçmalamak
Edebi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edebiyata İlişkin, Yazınsal, Betiksel
Ağrılı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımak
Numara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakam, Ölçü, Sayıt, Oyun, Hile, Düzen, Dalavere, Yalan, Sayı, Not
Saygınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerli, Haysiyet, İtibar, Kredi
Afsuncu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyücü
Sair kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Öteki, Öbür
Kıyafet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giyim, Giysi, Elbise, Kılık
Aşikârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuzuh
Vızlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vızıldamak
Hazırlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizmek, Kotarmak, Kurmak, Sağlamak, Tayyarlamak
Tantanalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Görkemli, Patırtılı
Temdit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzatma, Sürdürme; Sulandırma, Seyreltme
Şey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Madde, Nesne, Zat, Nen
Muttali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Agâh, Haberdar
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.