Yeke kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İri, Kocaman, Vekil
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İhtiyarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlılık, Güçsüzlük, Zayıflık
Kese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kestirme
Anne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aba, Ana, Kocakarı, Nene, Valide
Doyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetinme, Soğum, Kanaat, Tatmin
Yurtlandırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İskân, Yerleştirme
Hiç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek
Şırlağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıntı
Ödev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, Borç, Zorunluluk, Vecibe, Mükellefiyet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yükseltmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırmak
Sıngın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmuş, Sinmiş, Çekingen, Ürkek, Üzgün, Kırık Dökük, Dağınık, Perişan
Şöhretli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanınmış, Ünlü
Eşlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kopya
Bilindik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Malum, Bilinen
Şömiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
Güzelduyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Estetik, Bediiyat
Utanmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Kepaze, Pişkin, Yüzsüz, Sıkılmaz
Ziyadesiyle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fazlasıyla
Genç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jön, Civan, Körpe, Taze, Yaş, Dinç, Toy
Fışkırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feveran
Aylamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek
Tesviye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Düzleme
Nektar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bal Özü
Tatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Leziz, Şirin, Şirniyat, Yumuşak
Yaşarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nemlenmek, Islanmak
Fenalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlaşmak, Kötüleşmek
Leleklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık, İncelik
Kımıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Debelenmek, Deprenmek, Kımıldanmak, Kıpırdamak, Oynamak, Sallanmak
Budun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Millet, Ulus, Kavim
Duru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berrak, Temiz
Ret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirme, Kabul Etmeme, Uygun Bulmama, Geri Çevirme
Haberleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mektuplaşmak, Telefonlaşmak, Muhabere Etmek, İletişmek
Prospektüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarife, Tanıtmalık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.