Kakımak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Darılmak, Kızmak, Öfkelenmek, Paylamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Çaput kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bez, Cındır, Eski, Paçavra
Televizyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzleç, Sınalgı
Sıkınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak
Ev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Beyit, Dar, Hane, Konut, Mekân, Nesil, Ocak, Soy, Sülale
Kontrast kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşıtlık, Karşıt, Tezat
Dayanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaslanmak, Abanmak, Çullanmak, Çekmek, Dinmek, Durmak, Gelmek, Gitmek, Götürmek, Güvenmek, Hazmetmek, Sabretmek, Ulaşmak, Varmak, Yetişmek, İstinat Etmek, İptina Etmek, Mukavemet Etmek, Tahammül Etmek
Propaganda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaymaca
Tırmıklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ahali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Halk, El, Nüfus
Küçük Abdest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdrar
Yaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahar, İlkbahar, Yaz Mevsimi
Rejim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Yol; Diyet
Palyatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkisiz, Geçici, Örel
Dilbaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan, Şuh
Belen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Bel, Tepe
Siftinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Zaman Geçirmek
Maskaralık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soytarılık
Gark Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
Velut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğurgan, Üretken, Barlı, Mahsullü, Verimli
Ziftlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yemek
Edilgen Fiil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edilgen
Hükümran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egemen
Katar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimendifer, Tren, Taşıt Dizisi
Yanıkara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakabarcık, Şarbon
Ebemkuşağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gökkuşağı, Yağmurkuşağı
Haczetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girev Götürmek
Dide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz
Dokümanter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgesel
Ahzüita kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
Halk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, El, Kamu, Folk
Somurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emmek
Masraflı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pahalı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.