Kademe kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Aşama, Basamak, Derece, Pille
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Zıplamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırlamak, Sıçramak, Hoplamak
Öfkelendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak
Gelin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kukla
Savsa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş, Ağır, Aheste
Lületaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskişehir Taşı, Denizköpüğü
Mümessil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temsilci, Oruntak, Temsilci, Başkan
Kuduz Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kudurmak
Alaylı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli, Müstehzi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Suflör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fısıltıcı
Cana Yakın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli
Kanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katil
Mecbur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu, Zarurî, Gerekli, Bağlı, Düşkün, Mahkûm
Uyanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Depreşmek
Faksimile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdeş basım, Tıpkıbasım
Tarumar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak, Karışmak
Terennüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Irlama, Ötme, Şakıma
Çünkü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zira, Şu Yüzden Ki, Bu Nedenle Ki
Tertip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Düzenleme, Sıralama, Koldaş, Dizgi, Hile, Komplo, Düzene Koyma, Hazırlama
İdmansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Ham
Fonolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sesbilimci
Hezimete Uğratmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çommak, Ezmek, Sindirmek, Yenmek
Şantör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şarkıcı (Erkek)
Külliyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen, Tamamıyla, Büsbütün
Sarsılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprenmek, Irgalanmak, İrkilmek
Avlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakalanmak, Avcılık Etmek
Görünen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zahirî
Kurtarıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halaskâr, Kurtaran
Yayılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Büyümek, Çıkmak, Çökmek, Otlamak, Sirayet Etmek, Sıvışmak, Sızmak, Yansımak, Yaygınlaşmak
Andropoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaş Dönümü
Alemdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayraktar, Sancaktar, Önder
Klik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tık, Hizip
Sentetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşik, Yapay, Bileşimsel
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.