Hırgür kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çekişme, Dalaşma, Kavga
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mahcup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utangaç, Sıkılgan
Çökertmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göçürmek
Bozuk Para kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Bozukluk
Edviyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katık
Ezcümle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısaca, Başlıca, Belli Başlı Olarak, Esas Olarak; Örnek Olarak
Buğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buhar
Sadrazam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan, Başvezir, Sadır
Eşlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekvator
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Trap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hendek, Tuzak
Falanca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Falan
Harbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harbi
Mürşit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz, Rehber
Ahşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağır
Cehil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
Soldurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak
Sokur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köstebek; Sönmüş
Itır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esans, Koku, Güzel Koku, Bur
Taslamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçinmek, Satmak
Münazaa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Düşmanlık, Kavga, Münakaşa
Titreme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsıntı, Sıtma, Ürperti
Kader kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alın Yazısı, Baht, Mukadderat, Yazgı, Talih, Devran, Kısmet, Tecelli
Sürekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Daimi, Daimî, Devamlı, Durmadan, Kalıcı, Temelli
Yöndemci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haydavcı, Sürücü, Şoför
Aldanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanılmak, Aldatılmak, Atlamak, Avunmak, Kanmak, Yutmak
Dolambaçlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık
Ceset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölü, Meyit, Naaş
Sait kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sesli, Ünlü
Karavaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kul, Cariye, Halayık
Hasiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etki, Haslet, Hassa, Huy, Mizaç, Yaradılış, Fayda, Yarar
Kül Rengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gri
Solgun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarı
Anlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmak, Sözleşmek, Kavilleşmek, Bağdaşmak, Kaynaşmak, Uzlaşmak, Barışmak, Geçinmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.