Münazaa kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çekişme, Düşmanlık, Kavga, Münakaşa
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ekseriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoğunluk, Çokluk
Kösemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek; Gıpta Etmek
Benzerlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlik
Formel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçimsel, Örgün, Resmi, Şeklî
Pürist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özleştirmen
Vuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuruş
Üzeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üst, Beden, Boyun, Giysi, Kimlik, Satıh, Varlık, Vücut, Yüz, Yüzey
Korelâsyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgileşim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Göktaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asteroit
Kongre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurultay
Kelimesi Kelimesine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıpkı
Talihsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedbaht
Yurt Dışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çet El
Çarkıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Eski, Sakat
Hayıflanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acınmak, Üzülmek, Esef Etmek
Zevahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm, Görünüş
Üstat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehil, Usta
Hareketli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devinimli, Aktif, Atak, Canlı, Faal, Kıvrak, Oynak, Devingen, Müteharrik
Korkusuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürek
Önceki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Evvel, Evvelki, Sabık
Cahillik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
Kıçkırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek
Pekin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyice Bilinen, Muhakkak
Çökertmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göçürmek
Vesair kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diğer
Yağmalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garet Etmek, Talan Etmek
Yitik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp, Zayi
İğfal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
Karşın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rağmen, Karamazdan, Muhalif, Muarız
Giymek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Kullanmak, Taşımak
Alışkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kibrit
Dipçik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kundak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.