Geçirmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Etmek, Giymek, Görmek, İletmek, Kalmak, Kaydetmek, Nakletmek, Oturmak, Savmak, Takmak, Tespit Etmek, Vurmak, Yapmak, Yazmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kaide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düstur, Kural, Taban
Valör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlam, Değer
Dik Kafalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz, İnatçı, Huysuz
İçilecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçecek
İbare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözce
Koru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşecik
Tekdüze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuru, Yeknesak, Monoton
Noksansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tam, Eksiksiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Aksine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tersine, Bilakis
Vasiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vasiyetname, Tutsu
Emlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yurt, Taşınmazlar, Gayrimenkul
Beş On kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biraz
Çareli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umarlı
Epizot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluntu, Olut, Dilim, İkinci Derecede Olay
Muadil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşit, Dengeşik, Denk, Eşdeğer
Savurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaymak, Saçmak, Sallamak, İsraf Etmek, Dağıtmak, Söylemek, Fırlatmak, Dökmek, Boşuna Harcamak
Şiddet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sertlik, Yeğinlik, Hız, Hüküm, Kuvvet
Savaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuruş, Cenk, Harp, Kavga, Muharebe, Mücadele, Sefer, Uğraşma, Didişme
Yorgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denk
Saygı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Hürmet, İhtiram
Karşılama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstikbal, Mukabele
Bertilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çürümek, İncinmek, Morarmak
Cıbıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
Kâbus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karabasan, Sıkıntı
Saksı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Kafa
Hoppa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafif, Havai, Delişmen, Serbest, Koket
Sınamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Tecrübe Etmek, Muayene Etmek, İmtihan Etmek
Esna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı An, Sıra, O An, O Sıra
Hamaset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik, Kahramanlık, Cesaret
Beyzi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumurtamsı, Sobe, Oval
Müteahhit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenici, Bağıtçı, Üstlenici, Üstenci
Dözümlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.