Epizot kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Oluntu, Olut, Dilim, İkinci Derecede Olay
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hezimete Uğratmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çommak, Ezmek, Sindirmek, Yenmek
Dahil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçeri; İçinde Olmak Üzere
Parametre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişken
Külfet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Zorluk, Yorgunluk, Büyük Masraf
Nezaketli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Nazik
Sentetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşik, Yapay, Bileşimsel
Terbiyelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmek
Jurnal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çuğul, Habercilik, Kötüleme, İhbar Yazısı, Giziletim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mazmun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlam, İçerik, Kavram, Muhteva
Civciv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cüce
Görülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rastlanmak, Seçilmek
Klâs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınıf; Üstün Nitelikli, Üstün Yetenekli
Mevzun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün, Ölçülü
Benzemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Andırmak, Okşamak, Sanısını Uyandırmak, Gibi Görünmek, Çalmak, Dönmek, Göstermek, Kaçmak, Kesilmek, Yaklaşmak
Hazandide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Solgun
Asitane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstanbul
Köpürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feveran
Mizan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü, Terazi, Sağlama
Mezra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekenek
Mahfi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Saklanmış
Yapıştırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan
Herze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Anlamsız, Saçma, Saçma Söz, Zevzeklik
Otobiyografik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgeçmişsel
Rafine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıtılmış, İncelmiş, Duygulu, Hassas, İnce, Nazik, Seçkin, Saflaştırılmış
Meserret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç
Yansıtaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reflektör
Saldırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Hücum, Taarruz, Tecavüz
Eşya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pırtı, Nesne, Gereç, Kayıt, Yük
Sevme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teveccüh
Kamyonet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pikap
Ova kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Düzengâh, Düzenlik, Yazı
Yakarma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Niyaz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.