Müteahhit kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yüklenici, Bağıtçı, Üstlenici, Üstenci
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Olasılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtimal
Tesanüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanışma
Tabela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Levha, Çizelge
Lades kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öcür
Göz Erimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufuk
Konukluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Misafirhane
İhtiyacı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksinmek
Koşuşturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Âlâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Fevkalâde, Pek İyi, Güzel
Tevziat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi
İtila kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
Dayalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmış Olan; İlgili, Dair, Müstenit, Mebni
Kokmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koklamak, Kokuşmak
Yıldız Falcısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müneccim
Âdem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adam, İnsan, İnsanoğlu
Kıtlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azlık, Kesat
İncelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak, Kibarlaşmak
Duraksamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duraklamak, Tereddüt Etmek
Ahek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Badana
Konsensus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşma, Anlaşma
Kamelya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Japongülü
Zıngır Zıngır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zangır Zangır
Presleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıştırma
Geçinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Dolanmak, Ölmek, Taslamak, Uzlaşmak, Yaşamak, Bağdaşmak, Uyuşmak
Uçlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vermek
Vadetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz Vermek
Süreyya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülker
Bankiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deniz Buzulu, Buzla, Aysfilt
Saldırgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Tecavüzkar
Agnostik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilinemezci
Varlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet, Zenginlik, Servet, Hayat, Mal, Mülk, Ömür, Para, Sermaye, Üzeri, Vücut, Varsıllık, Variyet, Önemli, Yararlı, Değerli, Popülasyon
Kaput kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.