Fondöten kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Düzgün
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Takibat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovuşturma, İzleme
Elektronik Beyin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisayar
Meydana Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serdetmek
Misak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma, Bağlaşma, Sözleşme
Geçim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Uyuşma, Maişet, Dolanma, Uyum
Topu Topu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
Ahali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Halk, El, Nüfus
Ziraat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarım, Ekincilik, Çiftçilik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Fitlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak, Fitnelemek
Tasalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hüzünlenmek, Gamlanmak, Düşünmek, Kaygılanmak, Meraklanmak
Şifalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltıcı
Yığılışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak
Yüreksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cesaretsiz, Korkak, Ödlek
Bimana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Anlamsız, Yersiz
Kehle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bit
Sataşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dokunmak, Yapışmak, Çatmak, Rahat Bırakmamak, Takılmak, Musallat Olmak
Oyuncak Bebek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavırçak
Tuzlubalgam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mayasıl, Egzama
Sertlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek
Kambur Zambur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kambur
Kumpir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patates
Sakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Polis
Bürokrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekilci
Epizot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluntu, Olut, Dilim, İkinci Derecede Olay
Hâsıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşma, Ürün, Verim, Olmuş, Ortaya Çıkmış
Tamim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genelge, Sirküler; Genelleştirme, Genelleme
Abartmadan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilamübalağa
Namertlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık
Dolandırıcılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deleduzluk, Fırıldakçılık
Neciplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asalet, Efendilik
Çökme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göçük
Ongun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli, Ağaç, Bayındır, Bol, Kutlu, Mesut, Mutlu, Totem, Arma, Bereketli, Feyizli, Mübarek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.