Yüreksiz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Cesaretsiz, Korkak, Ödlek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Acmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıkmak
Kozak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kozalak
Keçilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnatçılık
Beklenir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel
Ferdi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şahsi, Özel, Bireysel, Kişisel, Tek Başına, Tekçe
Memurluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emekçilik, Memuriyet
Zımni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, İçerik, Kapalı
Metanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanık, Dayanıklılık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Köstebek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sokur, Yer Sıçanı; Sıraca
Vekâlet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Vekillik, Bakanlık, Nazırlık, Yetkililik
Revolver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Altıpatlar
Erkli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muktedir, Nüfuzlu, İktidarlı, Güçlü, Kadir
Bilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alim
Kaderci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazgıcı
İtibar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek
Duraç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaide
Otosansür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdenetim
Ödenti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aidat
Ukde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düğüm, Yumru, İçe Dert Olan, Acı
Diyalog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Anlaşma, Karşılıklı Konuşma
Bürümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Basmak, Kaplamak, Örtmek, Sarmak, Tutmak, İstila Etmek
Menfi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Olumsuz, Negatif, Sürgün
Oyun Ebesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebe
Taziye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başsağlığı
Bağıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nispet, Görelik, İzafet, İzafiyet, Bağlılık
Düşünülmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı
Varlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet, Zenginlik, Servet, Hayat, Mal, Mülk, Ömür, Para, Sermaye, Üzeri, Vücut, Varsıllık, Variyet, Önemli, Yararlı, Değerli, Popülasyon
Hödük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkak, Ürkek, Görgüsüz, Kaba, Anlayışı Kıt
Yarar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fayda, Avantaj, Çıkar, Elverişli, Kâr, Kazanç, Menfaat, Uygun, Yarayan, Nefi, Ası
Tekstil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokuma, Dokumacılık
Çiftçilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ziraat
Terennüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Irlama, Ötme, Şakıma
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.