Direnç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mukavemet; Rezistans
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Rutubet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nem, Teril, Yaşlık
Gebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Hamile, İki Canlı, Yüklü, Aylı
Suret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Betim, Kılık, Biçim, Çehre, Görünüş, Kopya, Nüsha, Resim, Tarz, Yol, Yüz
Başkomutan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkumandan, Serdar, Başbuğ
Yakinen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Yakından, Gerçekten, Yakşıca
Acul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Çabuk, Hızlı
Oğa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kefil
Ondüle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık, Kıvrık, Dalgalı, Kıvrılmış (Saç)
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İdam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürme, Ölüm Cezası
İtalik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğik
İdmansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Ham
Görmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görme Engelli
Burulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Dönmek, Gücenmek
Acılaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımak, Turşulaşmak, Tüntleşmek
İmkân kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olanak, Fırsat, Olabilirlik
Bungunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Evlilik Akdi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nikâh
Reçine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salgı Özdeği, Akındırık, Ağaç Sakızı
Büsbütün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen, Tamamıyla, İyiden İyiye, Sırf, Temelli, Hiç Eksiksiz Olarak, İyice
Düzmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Uydurmak
Devrim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtilal, İnkılap, Islahat
Dize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mısra
Keyfiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Kalite, Nitelik, Sıfat
Vade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mühlet, Süre, Mehil, Erim
Ratıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nemli, Yaş
Termometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isıölçer, Derece
Sanık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zanlı, Günahkâr, Taksirkâr, Maznun
Avanta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, Beleş, Bedava, Çıkar
Denk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsavi, Beraber, Emsal, Tay, Yatak, Yorgan, Yük
Çürütmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reddetmek
Yeter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Yetişir, Yeterli, Bes
Sıklet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlık, Yük, Sıkıntı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.