Suret kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Betim, Kılık, Biçim, Çehre, Görünüş, Kopya, Nüsha, Resim, Tarz, Yol, Yüz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Bıkkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usanmış, Bezmiş, Yanık
Sağıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savdırmak, Teşfiye Etmek
Temiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Lekesiz, Kirsiz, Özenli, Ak, Aydınlık, Berrak, Duru, Harbi, Masum, Necip, Pak, Hijyenik, Nezih
Noksansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tam, Eksiksiz
Meclis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamutay, Divan, İclas, Toplantı, Yığıncak
Sükkân kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dümen
Belli Belirsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafif
Karışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzensiz, Bozuk, Bulaşık, Çapraşık, Dağınık, Girift, Jülide, Karanlık, Karma, Katışık, Kompleks, Melez, Muğlak, Pis
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yabanıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahşi, Yabani, İlkel
Oportünist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eyyamcı
Düşüncesince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçin
Sansasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalgalanma
Beyanname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirim, Bildirge
Genelleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamim
Tababet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltmanlık, Hekimlik, Tıp
Vedia kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emanet, İnam
Nakıs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksi, Eksik, Noksan
Muştu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müjde
Uydu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peyk, Gezegen
Evecen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Evegen
İkicanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Yüklü, Hamile
Total kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplam, Bütün
Asılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı
Hodkâm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bencil
Tınlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çınlamak
Şey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Madde, Nesne, Zat, Nen
Teftih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açma
Hikâyeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öykücü
Zait kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artı, Fazla, Gereksiz, Artık, Art
Vurdumduymaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umursamaz, Aldırmaz, Aldırışsız, Duygusuz, Duvar Yüzlü, İtinasız, Lakayıt, Anlayışsız, Kavrayışsız
Maada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka
Nüktedan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakacı, İnce, Nükteci
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.