Dize kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mısra
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Görünmez Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaybolmak, Yitmek
İrtihal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Sililik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İffet
Kart kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı, İhtiyar, Bayat, Kartpostal, Köhne
Nasılsa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elbette
Ekincilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarım, Ziraat
Bölüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Çağ, Devir, Fasıl, Göz, Kesim, Kısım, Kol, Kürsü, Departman, Seksiyon
Muhtemelen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olasıca, Belki, Olabilir
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Gayri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Başkası
Kornea kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saydam Tabaka
Yılışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak, Yüze Gülmek
Olası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mümkün, Muhtemel
Asıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek, Kök, Öz Kendisi, Kaynak, Köken, Çıkak, Gerçeklik, Doğruluk, En Çok, Başlıca, Ana, Cevher, Cins, Esas, Hakikat, Hamur, Mahiyet, Nesep, Özgün, Soy, Temel, Üs
Tarif Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlamak
Doğrulama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasdik, Teslim, Teyit
Olanaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabil, Mümkün, Olabilen, Olabilir
Gündüz Feneri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zenci
Çelebi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efendi, Terbiyeli, Centilmen
Öğreti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, Meslek, Mezhep, Doktrin
Kıygı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haksızlık, Zulüm
Pimpiriklenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkulanmak
İnat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek
Sultanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Padişahlık, Saltanat, Ergi, Mazhariyet
Kısmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülüş, Kader, Nasip, Şans, Talih
Tefriş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döşemek
Kov kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gıybet
Musallat Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak, Tutmak, Yapışmak
Nebülöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulutsu
Varsaymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Saymak, Tutmak
Nevroz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinirce, Sinir Sayrılığı, Sinir Hastalığı
Yayılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Büyümek, Çıkmak, Çökmek, Otlamak, Sirayet Etmek, Sıvışmak, Sızmak, Yansımak, Yaygınlaşmak
Hoca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahunt, Molla, Muallim, Öğretmen
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.