Belirsiz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Meçhul, Müphem, Uçuk
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yanıkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak, Şikayet Etmek, İstika Etmek, Tazallüm Etmek
Feveran Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köpürmek, Parlamak, Sinirlenmek
İğrenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkrah
Gözetmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözcü
Nakit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Para, Akçe, Akça, Likit
Nüfuz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Geçmek, İşlemek, Sinmek
Kendi Kendine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kendiliğinden
Mezar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çukur, Kabir, Gömüt, Sin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Asılsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz, Uydurma
Taravetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körpe, Taze
Küçük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufak, Mini, Balaca, Mikro, Değersiz, Önemsiz, Bayağı, Enik, Ivır Zıvır
Dayanacak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durak
Üdeba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edipler, Yazarlar
Kanun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasa
Reçine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salgı Özdeği, Akındırık, Ağaç Sakızı
Yargıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakem
Minnettarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şükran
Sağlığını Bozmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak
Otomatizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdevim
Yoksulluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakirlik, İhtiyaç, Sefalet, Zaruret
Teolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinsel, Dinbilimsel
Şalvar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuman, Pantolon
İcare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kira
Endirekt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı
Averaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayı Farkı, Ortalama
Sarkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak, Uğramak
Aşırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Çok Zorlu, Fevkalade, Pek Fazla, Gereğinden Çok, Çılgın, Çok, Hadden Artık, İfrat, Kötü, Lüks, Müfrit, Sivri
Tıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hekimlik, Sağlıkbilimi, Otacılık
Kaime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Ferman
Zalimce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız
Kaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepe
Çırağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mum, Kandil, Lamba
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.