Avare kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Serseri, Aylak, Başıboş, İşsiz, işsiz Güçsüz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Abit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zahit
Defans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savunma
Faizci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tefeci
Sakamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Yanlışlık, Eksiklik
Sakinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sükûnet
Makber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabir, Mezar, Sin
Mahfazalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahfuz
İstelagtit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarkıt
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Rötuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme
İz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Bulaşık, Çığır, Delalet, Emare, Eser, Kanıt, Nişan, Yer, İm
Günçiçeği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayçiçeği, Güne-Bakan, Gündöndü
Çalapaça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla Yürüterek, Sürükleye Sürükleye
Görev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, İşlev, Resmî İş, Misyon, Fonksiyon
Boşlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhmal, Bırakmak, Sermek
Şekva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şikâyet
İvaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık, Ödün, Taviz
Süsler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezyinat
Ufalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçültmek
Cefengiyat Söylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırvalamak
Nasihat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt
Diri Diri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taptaze
Çak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
Tamirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onarman
Muafiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışıklık, İmtiyaz
Durağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabit, Yerli, Hareketsiz
İhraç Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Dış satımlama
İnatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Gâvur, İnat, Keçi, Direngen, Ayak Direyici
Otağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çadır
Müddeiumumi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savcı
Somurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emmek
İnkişaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açınım, Gelişme, Gelişim
Cangıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşa
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.