İnatçı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Aksi, Gâvur, İnat, Keçi, Direngen, Ayak Direyici
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Akümülatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akımtoplar, Akü
Büyük Anne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nine
Üstelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bile, Caba, Fark, Güçlü, Kuvvetli, Sağlam
Yapı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bina, Bünye, Kuruluş, Mimari, Örgü, İnşaat, Strüktür, Konstrüksiyon, Yol
Vakfedilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevkuf
Acı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Izdırap, Istırap, Keder, Ağır, Ağrı, Ateş, Azar, Çığlık, Dağ, Dokunaklı, Elem, Eziyetli, Felaketli, Göbüt, Kaba, Keskin, Kırıcı, Kötü, Kubat, Meşakkatli, Yara, Zehir, Zehirli
Çevrilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahdut
Kapsama Alanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhata Dairesi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hüsran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan
Yavaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hızlı Olmayan, Ağır, Asta, Alçak, Hafif
Giderek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gittikçe, Tedricen, Yavaş Yavaş
Başlarken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önceden
Irak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzak
Kıpramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıpırdamak
Demin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayak, Biraz Önce, Şimdi, Şimdikinden Az Önce
Yeminsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antsız
Kütük Demir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kütük
Sulugözlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Sulu
Ede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Birader
Taşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azmak, Kükremek
Yırtık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patlak, Pejmürde, Arsız
Boy Bos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Kesim
Çökel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tortu; Çökelti, Rüsup
Başka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diğer, Ayrı, Değişik, Farklı, Özge, Öbür, Sair
İkrar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıkça Söyleme, Onama, Kabul, Tasdik
Nazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiir, Koşuk
Şehirleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kentleşme
Taşınabilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşınır
Vasıl Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatmak, Ulaşmak, Varmak, Yetişmek
Sona Ermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
Ters kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Aykırı, Hırçın, Huysuz, Münasebetsiz, Sert, Zıt, Karşıt, Uymaz, Elverişsiz
Hata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galat, Günah, Kusur, Suç, Yanılgı, Yanlış, Yanlışlık, Zühul, Ağdık, Yanılma
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.