Arter kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Atardamar, Trafiği Çok Yoğun Olan Yol
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mübalağa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak, Artırmak
Baytar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veteriner
Gözü Sulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevrek, Nazik Yürekli
Taharetsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenabet
Yüzer Top kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şamandıra
Irgamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak
Soğukkanlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtidal
Yırtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak, Bastırmak, Yok Etmek, Zorlamak, İşten Kurtulmak, Köşeyi Dönmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Bahse Girmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hüccet Etmek, Mübahase Etmek
Arabozan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fitneci, Münafık, Müzevir
Ahacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşte
Zamin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kefil
Tartışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mübahase Etmek, Münakaşa Etmek
Halûk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahlaklı
Gedmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delmek
Lengitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak
Bidayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlama, Başlangıç
Servis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hizmet
Papatya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çobanyastığı
Maarif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitim, Öğrenim
Zil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zeng, Zeng Sesi
Sistemli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Dizgeli
Muhacir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göçmen
Yandan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Profilden
Sağınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darıkmak, Özlemek
Görüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarenlik Etmek, Sohbet Etmek; Ahbaplık Etmek; Müzakere Etmek
Yaşlı Başlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olgun
Memuriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emekçilik, Memurluk
Arızasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz
Belirtke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amblem, Gösterge
Yük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bagaj, Kargo, Külfet, Ağırlık, Denk, Engel, Eşya, Gaile, Yüklük, Ödev
Cesaretsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüreksiz, Çekingen
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.