Akıcı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Akışkan, Sıvı, Akar, Kıvrak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tedrisat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğretim
Test kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deney, Sınav, Sınama, Araştırma
Veri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Data, Done, Muta, Malumat
Kanış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanaat, Kanı
Usanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezmek, Bıkmak, Kanıksamak, Yılmak
Şayi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaygın
Hazır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amade, Tayyar, Anik, Müheya
Tahta Biti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahtakurusu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Aklı Kıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Saf
Gıdık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerdan
Dayanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Destek, İstinatgâh, Mesnet, Zemin
Hükümlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahkûm, Cezalı
İffet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namus, Irz, Şeref
Prezantabl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
Vedalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlaşmak
Bekâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücerret, Subay
Tenha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Issız, Kuytu, Tek, Yalnız
Maltaeriği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenidünya
Yaraşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Yaraşıklı
Çalkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırpan
Süsmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tos Vurmak
Döküm Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek
Fail kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eylemci, Günahkâr, Mukassır, Özne, Eden, Yapan, İşleyen
Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek
Saplantı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fikrisabit, Sabit Fikir, İdefiks
Kuzudişi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süt Dişi, Peynir Dişi
Ağrıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıtmak
Ağı Ağacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zakkum
Gaseyan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusmak
Bigünah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günahsız
Federasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlik
Kazıklı Humma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tetanos
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.