Hükümlü kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mahkûm, Cezalı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Düşünür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Filozof, Mütefekkir
Bermutat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışılagelen Biçimde, Her Zaman Olduğu Gibi
Dövmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Çırpmak, Ezmek, Hırpalamak, Silkelemek, Tartaklamak, Vurmak
Zikredilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezkûr
Seci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesir Kafiyesi, İç Uyak
Böylece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böylelikle, Tam Böyle
Tağyir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Değiştirmek
Düşman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasım, Yağı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tuğyan Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak, Taşmak
Önyargı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peşin Hüküm (önyargı >> doğrusu >> ön yargı)
Tabak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşkap
Çingene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Cimri
Çerçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezginci Esnaf; Tuhafiyeci
İnkişaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açınım, Gelişme, Gelişim
Havi Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçermek, İhata Etmek, Kapsamak
Tedai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağrışım
Çevirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeviri Yapmak, Döndürmek, İdare Etmek, İhata Etmek, Kuşatmak, Muhasaraya Almak, Sarmak, Tercüme Etmek, Vermek, Yönetmek
Çene Kavafı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
Enteresan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlginç, Meraklı, İlgi Çekici
Eğlenceli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matrak, Şen
Deyim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabir
Memleketli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemşehri
Hasta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayrı, Kesel, Parasız, Pestil, Rahatsız, Züğürt
Sahan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapılca
Ahbapça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten
Ele Salma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğfal
Derdest Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek, Yakalamak
Yayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürüyerek, Ayakla, Bilgisiz, Naşir, Piyade, Yaya
İstikbal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılamak
Dam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Örtü, Eş, Çatı, Köy Evi, Ahır, Tutukevi, Hapishane, Kavalye
Belli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşikâr, Muayyen, Belirli, Açık, Sade, Aleni, Malum, Ortada Olan, Bedih, Zahir, Mahsus, Maruf, Vazıh
Belirti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, İşaret, İm, Simge, Sembol, İpucu, Belgi, Araz, Nişane, Emare, Gösterge, Koku, Nişan, Tezahür
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.