İrtibat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İlgi, Bağlantı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Medya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medya'nın eş anlamı yoktur, sözlük anlamı: İletişim ortamı, iletişim araçları, kitle iletişim araçlarının tümü.
Tekne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gemi
Sözde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güya, Sanki
Pansiyoncu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barınakçı
Hazfetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Gidermek, Kaldırmak, Silmek
Tembellik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pineklemek, Üşenmek, Yüksünmek
İhraç Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Dış satımlama
Kani Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak, Kanmak, Yetinmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Evlat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Kız, Soy, Çocuk, Çocuklar, Döl, Yavru
Masraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gider, Harç, Sarfiyat, Harcama, Araç Gereç
Niye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neden, Niçin
Dağıtım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi
Sedef Hastalığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sedef
Alemdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayraktar, Sancaktar, Önder
Mercek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lens
Dokunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ellemek, Batmak, Değinmek, Değmek, Dürtmek, Etkilemek, İlişmek, İlmek, Karıştırmak, Koymak, Sataşmak, Temas Etmek, Vurmak, Zarar Vermek
Özdeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Bir Cür, Okşar
Asileşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak, İsyan Etmek
Elektronik Beyin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisayar
Kesif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalın, Sık, Yoğun, Koyu, Saydam
Satıcılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayilik
Düğme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapraz
Belik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgü
Hulliyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takı
Sıska kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Çelimsiz, Kuru, Zayıf, Kaknem
Meal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlam, Kavram, Mefhum, Netice, Sonuç, Diyem, Yorum
Bir Tomar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fazla
Deve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lama
Tat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lezzet, Zevk, Çeşni, Haz, Dilsiz
Gözü Sulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevrek, Nazik Yürekli
Emsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş, Yaşıt, Eşit, Denk, Numune, Örnek
Suvarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sulamak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.