Çocukbilim kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Pedagoji
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Aceleci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İvecen, Acul, Çabuk, Farfara, Kıvrak
Otizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçekapanış
İcraiye Komitesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belediye
Süslenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezenmek, Donanmak
Sakırga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kene
Elbisesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
Tüketici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstihlakçı, Yoğaltan
Kişmiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekici, Esmer
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mezalim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zulümler, Kıyınçlar
Davetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağrıcı
Dağıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üleştirmek, Bölmek, Tevzi Etmek, Pay etmek, Parçalamak, Feshetmek, Bozmak, Gidermek, İletmek, Lağvetmek, Neşretmek, Savurmak, Talan Etmek
İnternet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örüt Ağ, Genel Ağ
Monte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Montaj
Hukukçu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüzeci
Amaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garaz, Kasıt, Meram, Murat, Tasavvur, Uğur
Sahtecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
Birleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Camia
Vazolunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konulmak
Alçaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zül, Denaet, Pespayelik, Alçakça Davranış, Habaset, Şenaat
Kurgu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Çatı, Kuraştırma, Montaj, Spekülasyon, Kuruntu, Vehim, Nazar
Görev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, İşlev, Resmî İş, Misyon, Fonksiyon
Artmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoğalmak, Değeri Yükselmek, Pahalılaşmak, Fazlalaşmak, Çıkmak, Kaynamak, Üremek, Yükselmek
Otonom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özerk
Tarik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yol
Sakınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Çekinmek, Esirgemek, Gözetmek, İhtiyat Etmek, Korumak
İniş Yokuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
Nükûl Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Caymak, Kayıtmak, Vazgeçmek
Abatlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmar
Kisve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılık
Utanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hicap, Yüz
Muzlim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Karanlık
Röportaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşüm, Mülakat, Söyleşi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.