Çarkıt kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bozuk, Eski, Sakat
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Garabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elginlik, Tuhaflık, Yabansılık, Gariplik
Muayene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Yoklama, Araştırma
Bizzat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz, Kendi, Kendisi, Şahsen
Çırpmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Çarpmak, Dövmek
Zikir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anma, Söyleme
İncelemeden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezbere
Mevduat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emanet, Yatırım
Seyyah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezmen, Gezgin, Turist
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Gazaplı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızgın
Eğitimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
Oyken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akciğer
Zevküsefa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence
Konstitüsyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa
Kelam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz; Söyleme
Değişebilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişken
Müdavim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gedikli, Sürekçi, Devam Eden, Ulayı Giden, Ulaylı
Yordam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeviklik, Çalım, Meleke, Kılavuz, Yardımcı, Çabukluk, Yeti
Tevazukâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllü
İzbandut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhyan, Korkutucu
İğrenerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kerhen
Dalda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Himaye; Korunmuş Yer
İkmale Kalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Borcu Olmak, Payize Kalmak
Adamcıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sokulgan, Evcil, Ehli, Munis
Sabit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durağan, Durgun, Kesin, Oturaklı, Tutarlı, Tanıtlanmış
Namevcut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yok
Depresyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çöküntü, Bunalım, Ruhsal Çöküntü
Arz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak
Kökleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessüs
Saplamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Çakmak, Sançmak, Sokmak
Kirlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batmak
Atkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşarp, Kaşkol
Sistem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizge, Düzen, Ayar, Yöntem, Dizim, Cümle, Tertibat, Yol, Takım, Öğreti
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.