Müdavim kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gedikli, Sürekçi, Devam Eden, Ulayı Giden, Ulaylı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kraliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Krallık
Berbat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Pis, Fena, Bozuk, Çirkin, Beğenilmeyen, Darmadağın, Bakımsız, Perişan, Viran, Döküntü
Mikâp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küp
Balans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denge, Muvazene
Oyuncak Bebek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavırçak
Benzeşim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer
Tevhit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirme
Kaplumbağa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tosbağa
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Potpuri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmaca
Varyant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişke, Oyun, Bilmece, Efsane, Masal
Beli Bükük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zavallı
Dünya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerküre, Yer Yuvarlağı, Âlem, Camia, Cihan, Çevre, Devran, Dış, Diyar, Herkes, Kâinat, Küre, Ortam, Yer, Yeryüzü, Zemin, El Gün, Acun, Evren
Neşeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevinçli, Şad, Şen
Kalem Erbabı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazar
Çapalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Ketmenlemek
Artakalan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Fazla, Artmış, Ziyade
Teklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lira, Tekil
Gerilim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tansiyon
Görünüşte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sureta
Parasal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mali
Payan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet, Son, Sonuç
İltica Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmak
Sağır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ker
Bulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elde Etmek, Keşfetmek, İcat Etmek, Seçmek, Sağlamak, Temin Etmek, Cezaya Uğramak, Hatırlamak, Tapmak, Karşılaşmak, Sahip olmak, Tedarik Etmek, Teşhis Etmek, Çıkarmak, Ulaşmak, Uydurmak
Nebze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az, Bir Parça, Pek Az
Tafsil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama, Ayrıntılama
Zıngır Zıngır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zangır Zangır
Teolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinbilimci
Muhteriz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen
Ekabir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükler, İleri Gelenler
Musahhih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltici, Düzeltmen
Güçsüzleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.