Yoksulluk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Fakirlik, İhtiyaç, Sefalet, Zaruret
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Vefakâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vefalı
Kervansaray kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Han
Söyleyiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İfade, Telaffuz
İz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Bulaşık, Çığır, Delalet, Emare, Eser, Kanıt, Nişan, Yer, İm
Ocak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Ev, Kucak, Soy, Şömine, Fırın
Alçaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zül, Denaet, Pespayelik, Alçakça Davranış, Habaset, Şenaat
Travma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuruk, Sarsıntı
Soğurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Racon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiyaka, Gösteriş, Usul, Yol, Yöntem
Murabahacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tefeci
Rayiç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm Değeri, Geçer, Eder
Kadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değin, Dek, Derece, Gibi, Aşamasında, Derecesinde, Ölçüsünde
Korkulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak
Gösterişli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alımlı, Güzel, Ağır, Ağırbaşlı, Görkemli, Lüks, Oturaklı, Zengin
Süre Aşımı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müruruzaman, Zaman Aşımı
Puan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayı, Benek, Hal, Nokta, Ölçü, Birim
Musallat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebelleş
Arkalıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sedir
Lamba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıtaç, Çıra, Ampul
Rencide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalbi Kırılmış, İncinmiş
Uzamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnmek
Numaratör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayaç
Varakpare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mektup, Name
Seyran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezinme, Gezme
Erinçli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
Duyarlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygunluk, Duyarlık, Hassaslık, Hassasiyet
Fakirlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Zaruret
Sarahaten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıkça
Ortaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İştirak, Şeriklik, Şirket
Apansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aniden, Ansızın, Birdenbire, Apansızın
Kaknem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Huysuz, Kuru, Sıska
Baş eğme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Baş eğim, İtaat, Teslimiyet
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.