Arkalıksız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sedir
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Çekinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gocunmak, Kaçınmak, Korku, Saygı, Utanmak, Ürkmek, Cesareti Olmamak, Kendine Çekmek
Maskara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlendirici, Soytarı, Rastık, Hoş, Rimel, Sevimli, Rezil
Galip Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak
Piyata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabak, Yassı
Varyete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varyasyon, Gösteri
Allah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanrı
Eğe (Kemik) kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaburga
Asalak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parazit, Tufeyli, Abacı, Ekti, Otlakçı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Parlaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cila, Fer, Şaşaa
Yan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraf, Cephe, Cihet, Huzur, Kanat, Kat, Kenar, Semt, Taç, Tali, Üst, Yer, Yön, Yüz
Marangoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dülger
Vasıtasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan
Müterakki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İleri, İlerici
Derpiş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öngörmek
Değişici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişken
Ön Gün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arife
Güle Güle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakşı Yol
Ölçülülük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtidal, Ölçülü
Anlayış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, İzan, Zihniyet, Müsamaha, Telakki, Zeka, Feraset, Tolerans, Beyin, Hesap, İdrak, İhata, İş, Mezhep, Ufuk, Zihin
Elzem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok Lazımlı, Zaruri, Çok Gerekli, Vazgeçilmez
Çingene Ahtapotu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ur
Panzehir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıkıran, Antidot, Tiryak
Korunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınmak, Sığınmak
Beğenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşlanmak, Tasvip Etmek, Onaylamak, Kabul Etmek, Uygun Görmek, Açmak, Alkışlamak, Bitmek, Tutmak
Davetkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağrıcı, Çekici, Çağıran, Davet Eden
Bakma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret
Yaylak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
İstisnasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksız
Oflaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nefis, Enfes, Fevkalâde, Güzel, İyi, Mükemmel, Güzel
Kaldırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül
Hükümdarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taht
Yalın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sade, Alev, Basit, Bezeksiz, Çıplak, Dal, Düz, Süssüz, Burhan
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.