Yaygın kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Geniş
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Usturuplu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dakik, Dürüst, Münasip, Uygun, Ustalıklı
Statü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heykel, Tüzük, Konum
Zühul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Unutma, Yanılma, Atlama, Yanıltı
Kimesne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimse
Iskat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek
Değerlendirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yorum
Doğrulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teyit Etmek, Tasdik Etmek, Ayarlamak, Desteklemek
Ziyalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Aydınlık, Münevver
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Verimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Dişi, Mahsuldar, Mübarek, Zengin, Bitek, Randımanlı, Mümbit, Müsmir, Verimkâr, Semereli, Çok Yazan, Velut
Kundak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dipçik, Fesat, Fitne
Bröve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, Şehadetname
Merak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Heves, Kaygı, Tasa, Bilseme, Arzu
Fitnelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak, Yermek
Müstahak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşır, Layık, Hak Etmiş
Mücahede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gayret
Çalçene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Durup Dinlemeden Konuşan, Çenesi Düşük
Peklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Kabız, İnkıbaz
Edepsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şirret, Terbiyesiz, Sıkılmaz, Ahlaksız, Densiz
Serilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzanmak, Yayılmak
İlk Olarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evvela, Evvelce
Daye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dadı, Lala
Kımıldamayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakin
Postacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulakçı
Evolüsyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evrim, Gelişme
Muştu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müjde
Uydurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzme, Asılsız, Blöf, Derme Çatma, Sahte, Uyduruk, Uydurulmuş, Yalan
Kankurutan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adaniotu
Muayenehane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mualecehane
Limanlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek, Yatışmak
Oda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz
Merasimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sade, Yalın
Acer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeni, Taze
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.