Daye kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dadı, Lala
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Lazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçişsiz, Gerek, Gerekli, Lüzumlu
Çaresizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umarsızlık
Salgılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
Oyma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hâk
Kulluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakol
Karışıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzensizlik, Kargaşa, Fesat, Fitne, İhtilal, Keşmekeş
Müessis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurucu
Babaanne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nene, Nine
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Huy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damar, Doğa, Hasiyet, Haslet, Mizaç, Seciye, Tabiat, Tıynet, Yaradılış, Âdet, Alışkanlık
Yetiştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek, İletmek, Tamamlamak, Yapmak
Bitik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşık, Fena, Kötü, Yapışık
Tutarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rabıta, Uygunluk
Dokümantasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgeleme
Erik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alça, Kayısı
Cet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ata, Dede, Büyük Baba
Dağıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üleştirmek, Bölmek, Tevzi Etmek, Pay etmek, Parçalamak, Feshetmek, Bozmak, Gidermek, İletmek, Lağvetmek, Neşretmek, Savurmak, Talan Etmek
Nakliyatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşımacı
Çökmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak, Oturuvermek, Basmak, Batmak, Çömelmek, Çürümek, Göçmek
Yüksekokul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ali Mektep
Boğunuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donuk, Kapalı
Kabotaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denizcilik
Karayazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü Talih, Kara Baht
Tesadüfî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rastlantısal
Bağışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muaf
Torun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neve
Süpürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Kovmak, Tüketmek
Dengelem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilanço
Sıkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
Kuldurbaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elebaşı
Parça Parça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lime Lime, Paramparça
Mütekabiliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık
İhdas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaya Çıkarma
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.