Sunmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Arz Etmek, Yollamak, Göndermek, Takdim Etmek, Tanıtmak, Çıkarmak, Tutmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Arpa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rüşvet
İmaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmge, İzlenim
Küçümseme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alay
Sari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Bulaşkan, Geçici, Geçen, Bulaşık,
Kızışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızgın
Kırçıllanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak
Test kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deney, Sınav, Sınama, Araştırma
Organik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Örgensel, Tabii, Uzvi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Objektivite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesnellik
İnzibati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdari
Asimilasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzeşme, Özümleme, Eritme
Tosun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buruk
Avadanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demirbaş
Lonca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korporasyon
Bukağılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilek
Hafakan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Peşinen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önceden
Evecen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Evegen
Sülf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kükürt
Chat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleşi
Vaktaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ne Zaman Ki
Kıymetlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerlendirmek
Kapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Kantar, Tele
Dürüşt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıcı, Sert
Bitmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamam
Öbürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Diğeri, Öteki, Özgesi
Eğrice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığır Sineği, Büvelek
Kara Yer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezar
Palazlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrileşmek, Büyümek, Gelişmek, Varlanmak
Kaput kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
Uydurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzme, Asılsız, Blöf, Derme Çatma, Sahte, Uyduruk, Uydurulmuş, Yalan
Eğik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğilmiş, Eğri, Meyilli, Mail, Şev
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.