Küçümseme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Alay
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezire, Aral, Simek
Müstehzi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaycı, İstihzalı
Tövbekâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tövbeli
Sevinçli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesut, Neşeli, Şen
Tepki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reaksiyon, Aksi Cevap, Aksülamel
Röportaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşüm, Mülakat, Söyleşi
Klişeleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kipleşme
Teokrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinerkçi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mertlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik
Gabi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Anlayışsız, Ahmak, Kalın Kafalı
Abuk Sabuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Saçma Sapan, Boş (Söz), Herze, Abuk Subuk
Meyyit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölü
Sufi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutasavvıf
Ağırsamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüksünmek
Bolluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Yağmur
Ruj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dudaklık
Kamelya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Japongülü
Müebbet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Ömürlük, Yaşadıkça
Sayrıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Marazi
Kapasite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığa, Yeti, İmkânlılık, Kabiliyet, Yetenek
Buke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koku
Damgalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mühürlemek, Damga Vurmak, Lekelemek, Karalamak, Kötülemek
Erzel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Soysuz
Eğmeç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavis
Bağlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutkun, Sınırlı, Sadık, Asılı, Kapalı, Mecbur
Varsaymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Saymak, Tutmak
Tarifli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlı
Paydos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teneffüs
Süel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Askeri
Mecburiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlülük, Zorunluluk, Gereklik, Zor
İyice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pir, Sıkı, Yakinen
Yavanlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yozlaşmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.