Bitmiş kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tamam
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dahil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçeri; İçinde Olmak Üzere
Oynaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıştırmak
Memba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar
Savulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak, Yana Çekilmek
Katarakt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Perde, Akbasma, Aksu
Enf Lüanza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paçavra Hastalığı, Grip, Salgın, Nezle
İman Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak
Nazar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Göz, Göz Değme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mahfuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunmuş, Saklanmış, Saklı, Korunaklı
Uzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, Ustalık, Hazakat
Tiksinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buruşmak, İğrenmek, Yermek
Mevkute kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Periyodik
Sıralı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizili, Düzenlenmiş, Sıralanmış
Tiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Keskin (Ses)
Aytaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütekellim, Hatip
Cep Faresi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
Kılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etmek, Yapmak
Kuldur Destesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çete, Şebeke
Yangılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mültehip
Kolektivist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklaşacı
Vasıtasıyla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aracılığıyla
Cesaretsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüreksiz, Çekingen
Çekinme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmtina
Hâkim Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükmetmek
Deniz Boyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Sahil
Çilemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur Çiselemek; Nemlenmek, Islanmak; (Bülbül) Şakımak
Olgu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vaka, Vakıa
Haris kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doymaz, Aç, Açgözlü, Hırslı, İstekli, Soğumsuz
Gıybet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yermek
Nekahet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sayrılık Ertesi, İyisellik, İyileşme Dönemi
Apiko kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derli Toplu, Hazır, Şık, Tetik
İsteme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rıza
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.