Silo kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tahıl Ambarı, Sarpın
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Öz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Halis, Hakiki, Arı, Çay, Dere, Hamur, Hülasa, Kendi, Madde, Mahiyet, Ruh, Saf, Sonuç, Zat
Kaldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atamak, Çalmak, Çekmek, Feshetmek, Katlanmak, Lağvetmek, Saklamak, Sıyırmak, Taşımak, Tayin Etmek, Toplamak, Yakışmak
Ehil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemaat, Erbap, Eş, Sahip, Sanatkâr, Topluluk, Usta, Üstat, Uzman
Mercimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasmık
Çatlaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delilik
Saygısız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hürmetsiz, Laubali
Feraset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış, Kavrayış, Sezgi, Zekâ
Mihmandar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konukçu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kartel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekel
Ahunt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoca
Uyumlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahenkli, Ritmik
Bende kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kul, Köle
Devran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Çağ, Dünya, Kader, Talih, Zaman, Yaşam Ve Evren
Öncelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lanse Etmek, Takdim Etmek
İlgisiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtsız, Yabancı, Aldırışsız, Vurdum Duymaz, Alakasız, Bigâne, Dargın, Lakayıt, Soğuk
Piyasa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak
Şamil Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapsamak
Sıkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
Maval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalan, Uydurma Söz
Pub kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçkilik
Müstemlekecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnhisar
Ziraatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarımcı
Gerekseme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç
Askeriye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ordu
Curcuna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Şamata, Karışık Durum
Tim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takım
Birleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleşmek, Uyuşmak, Kaynaşmak, Yaklaşmak, Kavuşmak
Çer Çöp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döküntü, Süprüntü, Zir Zibil
Azmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gölcük, Bataklık, Taşkınlaşmak, Kirincimek, Hızlanmak, Kabarmak, Taşmak, Taşmak
Sebat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnme, Direşim, Dura, Direşme
Tedavülde Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
Kudurgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azgın
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.